Sayın Cumhurbaşkanımızın takdirleriyle İlimiz Valiliğine atanan, Valimiz Mustafa MASATLI göreve başladı.

        Valimiz göreve başlaması esnasında yaptığı açıklamada; "Devlet-Millet el ele, gönül gönüle bu kadim toprakları tekrar yeşerteceğiz." diyerek şunları ifade etti: 

        Medeniyetler Şehri Hatay,

        Medeniyetler Şehri Hatay’ımıza, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan Beyefendi’nin tensipleriyle Vali olarak atandım ve bugün de görevime başlamanın mutluluğunu yaşamaktayım.

        İnşallah afet bölgemizi ayağa kaldırmak için Devletimizin başlattığı seferberliğe tüm gücümüzle katkı sunmaya, halkımızla el ele vererek Hatay’ımızı yeniden inşa etmeye çalışacağız.

        İnsanlık tarihi boyunca yaşamış birçok medeniyete ev sahipliği yapan kadim şehir Hatay’ımızda, sayısız medeniyete ait izler görmek mümkündür.

        Yüzyıllardır farklı etnik köken, inanç ve kültürden insanların bir arada yaşayarak oluşturduğu birlikte yaşama kültürü Hatay’ı barış, kardeşlik ve hoşgörünün simgesi haline getirmiştir.

        Hatay’da cami, kilise ve havrayı aynı sokakta görebilir, farklı inançlara sahip insanların bayramlarda, düğünlerde veya cenazelerde nasıl bir araya geldiklerine, sevinç ve hüznü nasıl birlikte yaşadıklarına şahitlik edebilirsiniz.

        Bunun en büyük örneğini de, yaşamış olduğumuz elim deprem felaketi esnasında bizzat gördük. Ne yazık ki Ülkemiz Şubat ayında tarihte benzerine az rastlanır bir felaketle karşı karşıya kalmıştır.

        Merkez üssü Kahramanmaraş olan 2 büyük deprem 11 ilimizi etkilemiş, büyük bir yıkıma, 50 binden fazla insanımızın vefatına ve milyonlarca insanımızın evlerini kaybetmelerine neden olmuştur.

        Bu büyük felakette hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, Aziz Milletimize de baş sağlığı ve sabırlar diliyorum.

        Depremin ilk anından itibaren başta Sayın Cumhurbaşkanımız ve bakanlarımız olmak üzere Devletimiz, tüm imkânlarıyla seferber olmuş, Aziz Milletimizle beraber afet bölgesine yardıma koşmuştur.

        Ülkemizin dört bir yanından akın akın kuruluşlarımız, yerel yönetimlerimiz, kamu görevlilerimiz, askerlerimiz, sivil toplum kuruluşlarımız ve sivil halkımız deprem bölgesine intikal ederek, arama-kurtarma, barınma ve iaşe başta olmak üzere, gereken tüm çalışmalarda afetzede halkımızın yanında olmuştur.

        Şahsım olarak depremin ilk günlerinde, Hatay Koordinatör Valisi olarak görevlendirilerek Hatay iline geldim ve depremin şiddetini en fazla yaşayan yerlerden biri olan bu ilimizde, Hatay’ımızın insanlarına hizmet etme fırsatı buldum.

        Şuan itibariyle deprem bölgesinde arama-kurtarma faaliyetleri tamamlanmış, enkazlar büyük oranda kaldırılmış, yüzbinlerce çadır ve konteynerden oluşan barınma alanları kurulmuş ve halkımızın ihtiyacı olan tüm hizmetler aktif hale getirilmiştir.

        Afet bölgesinde bulunduğum 64 günlük süre zarfında Ülkemizin zor zamanlarında Milletimize hizmet etmenin verdiği onuru ve kıvancı taşımanın yanı sıra, afet bölgesinde yaşayan güzel insanlarımızla bir arada olmanın, onlarla gönül bağları kurmanın da huzurunu ve mutluluğunu yaşadım.

        Saygıdeğer Hataylılar,

        İlk etapta acil ve öncelikli ihtiyaçlarımızı belirleyip bu alanlara yönelerek, kamu hizmetlerinin ilimizin her köşesine ulaşımını temin etmeye çalışacağız. Aynı zamanda ilimizdeki alt ve üst yapıyı tesis etme çalışmalarına gereken tüm desteği vererek, bu alandaki tüm çalışmaları da en kısa zamanda tamamlamak için gayret göstereceğiz.

        Devletimizin TOKİ vasıtasıyla inşa etmeye başladığı on binlerce konutu, hastaneleri ve diğer tüm kamu binalarının kısa sürede tamamlanması için üzerimize düşen tüm görevleri yerine getirecek ve depremin izlerini tamamen ortadan kaldırana dek canla başla mücadele edeceğiz.

        Hatay tarih boyunca ilklerin şehri olmuştur, Bugün ki Türkiye sınırları içerisinde Anadolu’nun ilk camisi olan Habib-i Neccar camisi buradadır. Ayrıca Allah dostu, Mutasavvıf Bâyezid-i Bistâmî Hazretleri de bu topraklarda metfundur.

        Yine Dünyanın ilk mağara kilisesi ve Hıristiyan kelimesinin ilk kez kullanıldığı St. Pierre kilisesi 2011 yılında; Romalılar döneminde binlerce esir tarafından yapılan Titus Tüneli 2014 yılında UNESCO’nun Dünya Mirası Geçici Listesinde yer bulmuştur.

        Görüldüğü gibi birçok medeniyetten izler taşıyan Hatay’ımızda ne yazık ki bazı tarihi miraslar da deprem felaketinde ağır hasar görmüştür. Tüm insanlığın ortak ve kültürel değeri olan, bu yapılarımızı tekrar ayağa kaldırmak için, elimizden gelen tüm imkanları kullanacağız.

        Ayrıca Hatay’ımızın tarihi, kültürel ve doğal külliyatının yanında, zengin mutfağının eşsiz lezzetleri de apayrı birer değerdir.

        Hatay tarihsel derinliğinden gelen yaklaşık 600 çeşit kendine özgü lezzetiyle 31 Ekim 2017 tarihinden itibaren “UNESCO Gastronomi Şehri” unvanını almıştır.

        Bizler de inşallah Hatay’ımızdaki yaralar sarılınca, bu köklü mutfağı ve eşsiz lezzetleri tüm dünyaya tanıtmaya, tıpkı eski günlerde olduğu gibi yerli ve yabancı yüzbinlerce misafirimizi bu topraklarda ağırlamaya devam edeceğiz.

        Şunu özellikle ifade etmek isterim ki, Hatay’ın güzel insanlarıyla el ele, gönül gönüle vererek bu kadim toprakları tekrar yeşerteceğimize inancım tamdır.

        Rabbim ilimizin tekrar inşa ve ihyası yolunda bizleri utandırmasın ve muvaffak eylesin. Tarihimiz boyunca her türlü zorluğun üstesinden gelen Devletimiz ve Aziz Milletimiz, inşallah bu zor günlerin de üstesinden gelecektir. Rabbim Ülkemize ve Milletimize bir daha böyle acılar yaşatmasın.

        Saygıdeğer Hataylıları sevgi, saygı ve muhabbetle selamlıyorum.

        Akabinde İl Afet ve Acil Durum Yönetim Merkezinde, Mülki İdare Amirlerinin katılımıyla gerçekleşen toplantıda, deprem afeti sonrası İlimiz genelinde ve ilçeler bazında yapılan çalışmalara ilişkin detaylı bir brifing alan Valimiz Mustafa MASATLI, ilçe Kaymakamlarından, öncelikli ihtiyaçlara ilişkin de bilgiler aldı.